Kapat

Mutlu Evliliğin 10 Altın Kuralı

Modernleşen ve hızla değişen toplum yapısı ile birlikte boşanmalar da her geçen gün artıyor. İnsanların birbirlerine olan tahammülsüzlüğü evliliklere de yansımış görünüyor. Çevremize şöyle bir baktığımızda evliliklerin çoğunun boşanma aşamasına gelip derinden sarsıldığı ve boşanmanın doğal bir sonuç olarak kabul edilip tercih edilmesi yanında evliliğin sürdürülmesi yönünde çok da çaba harcamayan çiftler kendi alıştıkları rahat yaşamı tercih edebiliyorlar. İşin aslı “İlişkilerde güven duygusu yitirilmediği takdirde evlilikte çözülemeyecek sorun yoktur” diyen uzmanların altın önerilerini sizler için derledik.

#1. Eşinizi sevdiğinizi ve onu önemsediğinizi hissettirin.

Bunu yapmak için çok özel ya da büyük şeylere ihtiyacınız yok. Gün içinde yapacağınız iltifatlar, güzel sözler, sarılmak, küçük notlar, belki bir çiçek sadece içinizden gelen bir şekilde sevdiğinize ona kendini özel hissettirebilecek bir eylem.

#2. Eşinizi fark edin, monotonlaşmayın.

Onun saçını boyadığını, zayıfladığını, sizin için yaptığı küçücük de olsa özel bir şeyi görün ve takdir edin. Evliliğinizi monotonluktan kurtarmak için kaliteli zaman geçirmek önemli. Bunun için olanaklar yaratın. Beklenmedik küçük sürprizler yapın. Ortak zevklerinize uygun paylaşımlar yaratın.

#3. Önce iyi bir dinleyici olun.

İyi bir evliliğin temelinde iletişimde yatar. Eşinizin fikirlerine katılmasanız bile saygı duyun ve sonuna kadar dinleyin. Söylemek istediğinizi dolaylı yollara sapmadan net bir şekilde ifade edin ve kendinizi onun yerine koyun, empati yapın.

#4. Birbirinizin en yakın arkadaşı olmak için çaba harcayın.

Evlilik sadece birlikte yaşamak olarak görülmemeli. Hayatı birlikte paylaşmak olarak ele alınmalı. Unutmayın, aslında her biriniz, bir diğeri için oradasınız. Hiçbir şey bundan daha değerli olamaz.

#5. Kendinize zaman ayırın.

İlişkilerde bireylerin kendilerine zaman ayırması da yani birbirinizi özlemek için fırsatlar yaratın. Ancak birlikte ve ayrı ayrı geçireceğiniz zamanlar konusunda ortak hareket etmeye özen gösterin.

#6. Öfkelendiğinizde asla şiddete başvurmayın.

Gözden kaçırmamanız gereken önemli husus; anlaşmazlıkların varlığı değil, onları çözerken ilişkinizi en az yıpratacak yöntemi uygulamanızdır. Çatışmalarınızı yıkıcı değil, yapıcı olarak ele alın. Sinirlendiğinizde mola verin, ortamı terk edin, duş alın veya uyuyun, müzik dinleyin kısacası öfkeyle kalkan zararla oturur. Sakin bir şekilde düşünmek için kendinize zaman tanıyın.

#7. Eşinizin ailesi ile ilişkisine müdahale etmeyin. Aynı zamanda aileniz ile evliliğiniz arasına sınır koyun.

Eşinizin ailesi konusunda anlayışlı olun. Eşinizin ailesi ile ilgili sorunlar yaşadığınızı düşünüyorsanız ailesini suçlayıcı, hakaret edici bir dil kullanmadan bu sorunları eşinizle paylaşın. Sorunları birlikte çözmeye çalışın veya eşinizin çözmesine fırsat verin. Kendi ailenizin evliliğinize müdahale etmesine, sizin adınıza karar almalarına izin vermeyin. Ailelerinizin yanında birbirinizi eleştirmeyin, suçlamayın.

#8. Birbirinize olan ilginizi yitirmeyin.

Kıskançlıklar, hep bir arada olma, maddi sorunlar, ilginin çocuklara kayması, evlilik sorumluluklarının ağır gelmesi ve gerçekçi olmayan beklentiler çiftlerin birbirine olan ilgisini azaltabilir.

#9. Hayatınızı çocuklara göre değiştirip kısıtlamayın.

Eşlerden biri çocuklara çok düşkün olursa, evliliğin dengesi bozulabilir. Dengenin önemli olduğunu unutmayın.

#10. Sorgulayıp, yıpratmayın.

Eşinizin geçmişi ile ilgili konuları, yaptığı hataları sürekli gündeme getirerek hayatını sorgulayıp evliliğinizi yıpratmayın. Kısacası geçmişte yapılan yanlışları sürekli sıcak tutmayın.

#11.  Gerektiğinde Uzman yardımı almaktan tereddüt etmeyin.

Evliliğinizdeki sorunları çözmekte zorlandığınızda uzmanlara danışmaktan ve evlilik terapisi almaktan çekinmeyin. Eğer sorunlarınızı birlikte çözemeyeceğinize karar verirseniz, bir uzmandan destek almanızda fayda var.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir